WhatsApp +90312 963 1400 [email protected]

Skolyoz Tedavisi

Tıp alanında yapılan yeni buluş ve gelişmeler birçok hastalığa umut ışığı olmaktadır. İnsanların hayatlarını derinden etkileyen hastalıklar günümüzde ufak cerrahi operasyonlarla tedavi edilmektedir. Türkiye bu hastalıkların tedavi edilmesi sürecinde, en başarılı olan ülkeler arasında yer almaktadır.

Zira Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sağlık alanında yaptığı yatırımlar, yeni kurduğu şehir hastaneleri, bünyesinde yetiştirdiği yetenekli ve uzman doktorları sayesinde, hastalıkların hem tedavisi hem de araştırması aşamasında büyük ilerleme kaydetmektedir. 

Bu hastalıklardan bir tanesi de Skolyoz Hastalığıdır. Sizler için araştırdığımız bu yazımızda skolyoz hastalığı nedir, ameliyatı kaç saat sürer, riskleri nelerdir gibi herkes tarafından en çok merak edilen soruların cevaplarını sizlerle paylaşmaya çalışacağız.

Skolyoz (Omurga Eğriliği) Nedir ?

Kişinin omurgasında meydana gelen sağ ya da sol tarafa doğru oluşan eğrilmelere Skolyoz yani halk dilinde omurga eğriliği denmektedir. Eğrilikler genellikle göğüs ve bel bölgesinde yer almaktadır. Bu hastalık çağımızda yaygın olarak görülmektedir.

Bu hastalığa yakalanan kişilerin hareketleri, normal insanların gün içinde yapabildikleri hareketlere göre daha zor ve kısıtlı olmaktadır. Bu sebeple günlük rutin hayatlarında zorlanıp sıkıntı yaşayan kişiler çareyi tedavilerde aramaktadır.

Omurgadaki eğriliğin yani skolyozun belirli dereceleri vardır. Bu derecelere göre tedavi şekli belirlenmektedir. Bu eğrilikler kendi kendilerine değil, tedavi sürecinde uygulanan fizik tedavi hareketleri, skolyoz tedavisi egzersizleri ve ameliyat girişimleri ile tedavi edilmektedir.

Skolyoz, omurganın anormal bir eğrilik gösterdiği 3 boyutlu bir deformitesidir. Normalde omurga, dengeyi sağlamaya yardımcı olan hafif eğriler içerir ve vücudun ağırlığını taşır. Fakat bu deformite omurganın yanal (sağa veya sola), ön-arka (ileri veya geri) ve dönme yönlendirmelerini içerir.  

Yanal (Sağa veya Sola) Eğrilik:

   Bu, skolyozun en belirgin özelliğidir. Normalde omurga düz bir çizgi oluştururken, skolyozlu kişilerin omurgaları yan tarafa doğru “S” veya “C” şeklinde eğriler oluşturabilir. Bu yanal eğrilik, omurganın yan taraflara doğru eğrildiği boyutu ifade eder.

Ön-Arka (İleri veya Geri) Eğrilik:

   Skolyoz sadece yanal değil, aynı zamanda ön-arka düzlemde de anormal eğriliklere neden olabilir. Bu boyut, omurganın ön ve arka tarafında meydana gelen eğriliği ifade eder. Normalde omurga ön-arka düzleminde belirli derecelerde eğrileri oluştururken, skolyozlu kişilerde omurga öne veya arkaya doğru olması gerekenden fazla eğrilebilir.

Dönme (Dönmüş gibi) Eğrilik:

   Skolyoz aynı zamanda omurganın dönmesine neden olabilir. Bu, omurga omurlarının birbirine göre döndüğü ve omurga hattından sapmış gibi göründüğü anlamına gelir. Dönme, omurganın üç boyutlu yapısındaki bir diğer önemli özelliktir. Bu dönme ilgili seviyelerde kaburgaları da etkilemektedir.

Bu üç boyutlu eğriliklerin kombinasyonu, skolyozun genel görünümünü ve şiddetini belirler. 

Skolyozun Nedenleri Nelerdir ?

Skolyoz deformitesi birçok farklı nedene bağlı olarak gelişebilir. Bu nedenler arasında anatomik, genetik, nöromüsküler ve çevresel faktörler bulunabilir. Skolyoz deformitesinin olası nedenlerini açıklayan bazı faktörler şu şekilde açıklanabilir.

İdiyopatik Faktörler (Bilinmeyen Nedenler); İdiopatik skolyoz, skolyoz vakalarının büyük bir kısmını oluşturan ve tam olarak nedeni bilinmeyen bir alt tiptir. Ergenler arasında yaygın olan bu tip skolyoz, belirli bir anatomik nedenle ilişkilendirilemez. İdiyopatik skolyoz, yaş gruplarına göre alt tiplere (infantil, juvenil, adolesan, yetişkin) ayrılır.

Genetik Faktörler; Genetik yatkınlık, skolyoz gelişiminde rol oynayabilir. Aile geçmişi, skolyoz riskini artırabilir. Ailesinde skolyoz öyküsü bulunan bireylerde skolyoz riski daha yüksek olabilir.

Konjenital Anomaliler; Doğum öncesi dönemde veya doğum sırasında oluşan omurga anomalileri, skolyozun nedeni olabilir. Doğumsal anomaliler, omur kemiklerinin veya diğer omurga bileşenlerinin normalden farklı bir şekilde geliştiği durumları içerir.

Nöromüsküler Faktörler; Sinir veya kas bozuklukları, omurga kaslarının dengesini ve kontrolünü etkileyebilir. Bu tür bozukluklar skolyoz gelişimine yol açabilir. Örneğin, serebral palsi, kas distrofisi gibi nöromüsküler hastalıklar skolyoz riskini artırabilir.

Çevresel Faktörler; Çevresel faktörler, skolyoz gelişimini etkileyebilir. Hatalı duruş alışkanlıkları, yanlış oturma veya yatma pozisyonları, ağır yük taşıma gibi faktörler omurganın dengesini bozarak skolyozun oluşmasına katkıda bulunabilir.

Teknoloji Kullanımı; Son yıllarda teknolojinin yaygın kullanımı, özellikle uzun süre bilgisayar veya akıllı cihazları kullanmanın neden olduğu uygun olmayan duruşlar, omurga sağlığını olumsuz etkileyebilir ve skolyoz riskini artırabilir.

Skolyoz gelişiminde birden fazla faktörün etkisi olabilir ve bazı durumlarda kesin neden belirlenemeyebilir. Herhangi bir skolyoz şüphesi durumunda, uzman bir sağlık profesyoneline danışmak ve gerekli incelemeleri yaptırmak önemlidir.

Skolyoz Hastalığı Belirtileri Nelerdir ?

Her hastalık kişiye özel olması ile bilinmektedir. Bu kişiye özellik durumu skolyoz hastalığında da olur. Erken dönemlerde çok fazla belirti göstermeyen bu hastalık, geç teşhis edilmesi durumunda başka hastalıkları da beraberinde getirebilir. Bu sebeple aşağıda yazdığımız belirtilerden bir veya birkaçı sizde de mevcutsa bir doktor ile görüşüp, eğer skolyoz var ise erkenden teşhis ve tedavi edilmelidir.

Skolyozun birbirinden farklı dereceleri ve bu derecelerinde farklı belirtileri olabilir. Genellikle hastaların yaşadığı en yaygın belirtiler ise aşağıdaki gibidir.

  • Kişinin omurgasının sağ tarafına veya sol tarafına doğru eğrilmeye başlamış olması,
  • Bir omuzun diğerinden daha yüksek veya daha düşük durması, omuzlarda asimetri görünümüne neden olabilir.
  • Kişinin omurgasında dışarıdan bakınca da belli olabilen bir kavis meydana gelmiş olması,
  • Eğriliğin ilerlemesi durumunda, belirgin bir omurga eğriliği veya yan eğrilik görülebilir. Bu eğriliğin şekli “S” veya “C” şeklinde olabilir.
  • İleri derecede skolyoz vakalarında omurganın dönmesi sonucu kaburgaların bir tarafı daha öne çıkabilir, bu da sırtın dışarıdan bakıldığında kamburluk varmış gibi görünmesine yol açabilir.
  • Kişinin omuzunda ve kalçasında asimetrik bir görüntünün olması,
  • Bir kalçanın diğerinden daha yüksek veya daha düşük durması, kalçalarda asimetri görünümüne neden olabilir.
  • Kişiye karşıdan bakıldığında sağ ve sol bel kavislerinden bir taraf daha derin görünebilir.
  • Kişinin normal zamanlarda dik durmada zorluk çekmesi,
  • Skolyozlu kişilerde kötü duruş alışkanlıkları gelişebilir. Öne doğru eğilme veya diğer anormallikler duruşta fark edilebilir.
  • Kişinin yaşadığı nefes darlığı problemleri,
  • Skolyoz ileri derecede olduğunda, göğüs kafesi sınırlanabilir ve solunum güçlüğü yaşanabilir.
  • Kişinin yürümesinde yaşanan bazı sorunlar, 
  • Kişinin belinde, omzunda ve sırtında meydana gelen ağrılar,
  • Skolyoz genellikle ağrısız olabilir ancak ileri derecede eğrilikler bazı kişilerde sırt veya bel ağrısına neden olabilir.
  • Eğriliğin ilerlemesi durumunda, giyilen kıyafetlerin düzgün oturması zorlaşabilir. Elbiseler veya pantolonlar asimetrik duracaktır.
  • Son olarak kişinin almış olduğu kıyafetlerin eskisi gibi üzerine tam oturuyor olmaması en yaygın belirtiler arasında gösterilebilir.
  • İleri derecede skolyoz, kaslar omurganın dengesini sağlamak için olması gerekenden fazla çalıştığından dolayı yorgunluğa neden olabilir.

Eğer skolyoz şüphesi varsa veya bu belirtilerden herhangi biri görülüyorsa, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir. Erken teşhis ve müdahale, skolyozun ilerlemesini engellemek veya kontrol altına almak açısından önemlidir.

Skolyoz Dereceleri Nelerdir ?

Hastalarda meydana gelen skolyoz dereceleri; bilgisayarlı tomografi yöntemi ile, radyografi yöntemi ile ve MRG yöntemi ile hesaplanmaktadır.

Bu dereceler ise hafif, orta  ve şiddetli olmak üzere üç derecede incelenmektedir. Omurgada meydana gelen eğriliğin derecesi 10 ve altı ise buna skolyoz denilmemektedir. Bu derecede olan hastalığın adı spinal asimetri olarak geçmektedir.

Evreler omurganın eğriliğinin şiddetine göre sınıflandırılır. En yaygın kullanılan sınıflandırma sistemi, omurganın eğriliğinin derecesini belirlemek için kullanılan Cobb açısına dayanır. Cobb açısı, omurganın en eğri olan iki noktası arasındaki açıdır ve bu açıya göre skolyoz farklı evrelere ayrılır. 

Hafif Derece Skolyoz ; kişilerin omurgalarındaki eğriliğin 20 ve daha altı olması hafif derece skolyoz olmaktadır. Bu derecede doktorlar genellikle tedaviye baş vurmaz fakat eğriliğin devam edip etmediği kontrol edilmelidir.

Orta Derece Skolyoz; 20-40 derece arasında ölçülen skolyoz değerleri orta derece skolyoz olarak adlandırılır. Genellikle 10-15 yaş aralığındaki çocuklarda teşhisi konulmuş olan bu derecedeki skolyoz, hastaya yapılacak olan fizik tedavi korse tedavisi ile iyileşme sürecine girilmektedir.

Şiddetli Derece Skolyoz; 40 ve üzerinde ölçülen bu değerde ise, kişinin omurga eğrisi aşırı belirgin ve şiddetli geçtiği için doktor bu aşamada cerrahi müdahaleye başvurmaktadır.

Çok Şiddetli Derece Skolyoz (50 Dereceden Fazla); Eğriliğin derecesi 50 dereceden fazla ise, bu evre çok ağır skolyoz olarak adlandırılır. Bu evrede omurganın şekli ve kişinin yaşam kalitesi üzerinde ciddi etkiler olabilir. Cerrahi müdahale sıklıkla düşünülebilir.

Cobb açısı temel alınmakla birlikte, skolyozun derecesini belirlemede farklı ölçüm yöntemleri ve sınıflandırmalar da kullanılabilir. Her bireyin durumu farklı olduğundan, tedavi ve müdahale planı, bireyin yaşına, sağlık durumuna, belirtilere ve eğriliğin derecesine göre özelleştirilir. Bu nedenle skolyoz tanısı konan bireyler, bir sağlık profesyoneli tarafından yakından takip edilmelidir.

Skolyoz Hastalığı Risk Faktörleri Nelerdir ?

Skolyoz hastalığının ayrıntılı olarak risk faktörlerinden bahsetmemiz gerekirse eğer, sizler için şu şekikde bir açıklama yapabiliriz.

  • Aile geçmişi, skolyoz riskini artırabilir. Eğer ailesinde skolyoz öyküsü olan biriyseniz, skolyoz gelişme olasılığınız daha yüksek olabilir.
  • Ergenlik dönemi, skolyozun en yaygın görüldüğü zaman dilimlerinden biridir. Hızlı büyüme atakları sırasında omurgada eğrilik oluşma riski artabilir.
  • Kızlarda skolyoz gelişme riski genellikle erkeklere göre daha yüksektir. Ancak şiddetli vakalarda cinsiyet farkı daha az belirgin olabilir.
  • Konjenital skolyoz olarak adlandırılan durumlar, doğum öncesinde veya doğum sırasında omurganın anormal gelişmesi sonucu oluşur. Bu tür anormallikler skolyoz riskini artırabilir.
  • Serebral palsi, kas distrofisi gibi nöromüsküler hastalıklar omurganın kontrolünü etkileyerek skolyoz riskini artırabilir.
  • Yanlış duruş alışkanlıkları, kötü oturma veya yatma pozisyonları, ağır sırt çantası taşıma gibi faktörler omurgada bozukluklara yol açarak skolyoz riskini artırabilir.Bazı çalışmalar, sigara içmenin skolyoz riskini artırabileceğini göstermektedir. Bunun yanı sıra, aşırı kilo veya obezite de omurga üzerinde ek yük oluşturarak riski artırabilir.
  • Uzun süreli bilgisayar veya akıllı cihaz kullanımı, düşük duruşlar ve omurga sağlığına zarar verebilecek pozisyonlar skolyoz riskini artırabilir.
  • Hormonal değişiklikler, özellikle ergenlik döneminde, omurganın büyüme hızını etkileyebilir ve skolyoz riskini artırabilir.

Skolyoz risk faktörleri, her birey için farklılık gösterebilir ve bazen birden fazla faktörün etkisi bir araya gelebilir. Skolyoz riskini azaltmak veya erken teşhis için düzenli sağlık kontrolleri yapmak önemlidir. Eğer skolyoz riski taşıdığınızı düşünüyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek ve gerektiğinde gerekli incelemeleri yaptırmak önemlidir.

Skolyoz Tanısı Nasıl Konur?

Skolyozun tanısının konulması genellikle fiziksel muayene, görüntüleme testleri ve özel ölçümlerle gerçekleştirilir. Aşağıda skolyozun tanısı koymada kullanılan bazı yöntemler bulunmaktadır;

Fiziksel Muayene ile Doktor, hastanın duruşunu ve omurga şeklini dikkatlice değerlendirir. Hastanın omuz, bel ve kalça hizalarında herhangi bir asimetri veya eğrilik olup olmadığını kontrol eder. Ayrıca, belirli pozisyonlarda öne eğilmeyi (bükülme testi) ve omurga dönmesini inceleyebilir.

Cobb Açısı Ölçümü yapılır. Bu ölçüm, skolyozun eğriliğini değerlendirmek için kullanılan temel ölçümlerden biridir. Röntgen çekimleri üzerinde, omurganın en eğri olan iki noktasının arasındaki açı ölçülür. Bu Cobb açısı, omurganın yanal olarak ne kadar eğrildiğini belirtir.

Rotasyon (Dönme) Açısı Ölçümü yapılır. Bu ölçüm, öne eğilme testi sırasında skolyometre adlı materyal ile yapılarak omurganın yatay düzlemde ne kadar döndüğünü tespit edilir.

Görüntüleme Testleri ile tanılama süreci başlayabilir. Röntgen, MRG (manyetik rezonans görüntüleme) veya CT taramaları gibi görüntüleme yöntemleri, omurganın detaylı bir şekilde incelenmesine yardımcı olur. Bu görüntüleme testleri, skolyozun şeklini, derecesini ve olası nedenlerini daha iyi anlamak için kullanılır.

Postüral Analiz yöntemi ile kişi belirli pozisyonlarda durarak vücut duruşu ve asimetrisi değerlendirilir. Bu, skolyozun erken aşamalarını tespit etmeye yardımcı olabilir.

Klinik Değerlendirme yapılır. Özellikle çocuklarda, büyüme hızları ve omurga gelişimi düzenli olarak takip edilir. Doktor, potansiyel skolyoz belirtileri gösteren çocukları daha yakından izleyebilir.

Skolyoz tanısının kesinleştirilmesi için genellikle bu yöntemler bir arada kullanılır. Tanının doğru şekilde konulması, skolyozun ilerlemesini kontrol etmek veya tedavi planını belirlemek için önemlidir. Eğer skolyoz şüphesi varsa veya bu konuda endişeleriniz varsa, bir sağlık profesyoneli ile görüşmelisiniz.

Skolyoz Tedavisinde Yöntemler Nelerdir?

Skolyoz tedavisi, skolyozun derecesine, yaşa, büyüme durumuna, belirtilere ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Tedavi yaklaşımları, skolyozun ilerlemesini engellemek, belirtileri hafifletmek ve kişinin yaşam kalitesini iyileştirmek amacını taşır. Skolyoz tedavisinde kullanılan bazı yöntemler aşağıdaki gibidir.

Gözlem (İzleme): Hafif skolyoz vakalarında ve henüz büyüme devam ederken, doktor düzenli aralıklarla hastayı izleyebilir. Bu izleme sırasında omurga eğriliğinin ilerleyip ilerlemediği kontrol edilir.

Fizik Tedavi: Fizyoterapistler tarafından uygulanan kanıta dayalı skolyoza özel egzersizler (Schroth, SEAS konseptleri gibi), omurga kaslarını güçlendirmeye ve postürü düzeltmeye yardımcı olabilir. Bu, hafif ve orta dereceli skolyoz vakalarında tercih edilen bir tedavi yöntemidir.

Korse Tedavisi: Büyüme dönemindeki adolesanlarda, omurganın eğriliğinin ilerlemesini önlemek için kişiye özel rijit korseler tercih edilir. Korse genellikle gün boyunca giyilir ve düzenli kontroller ile takip edilir.

Cerrahi Müdahale: Eğrilik şiddetli ise veya skolyoz belirtileri tedaviye yanıt vermiyorsa, cerrahi düzeltme seçeneği düşünülebilir. Cerrahi, omurganın düzeltilmesi ve stabilizasyonunu içerebilir. Bu genellikle büyüme sonrası dönemde tercih edilir.

Skolyoz tedavisi, bireysel bir yaklaşım gerektiren bir durumdur. Doktorunuz, tedavi seçeneklerini ve olası sonuçları değerlendirerek sizin için en uygun tedavi planını belirleyecektir. Tedaviye erken başlamak, skolyozun ilerlemesini önlemek veya kontrol altına almak açısından önemlidir. Hiçbir tedavi yöntemi tek başına yeterli olmayabilir. Tedavi yöntemlerini takipteki uzmanınızla birlikte değerlendirmek son derece önemlidir.

Skolyoz Ameliyatı Nasıl Yapılır ?

Skolyoz ameliyatları hastalara genel anestezi etkisi altında uygulanmaktadır. Ameliyatta kullanılan yöntemin adı ise spinal füzyondur. Gelin bu ameliyat nasıl yapılıyor birlikte öğrenelim.

Spinal Füzyon Tedavi Yöntemi; Doktorun uyguladığı bu ameliyat yöntemi ile hastanın omurundaki eğrilikler düzeltilirken, doktor hastanın belli bölgelerinden altığı kemiklerle işlemi gerçekleştirir. Bu kemiklerin yanı sıra metal çubuklardan, tellerden ve vidalardan da faydalanılır. Bu ameliyatla birlikte kişinin omurga eğriliğinden kurtulması amaçlanır.

10 yaşından daha küçük olan çocuklar için ise bu ameliyat önerilmemektedir. Çocuklarda meydana gelen skolyozun ilerlemesinin durdurulması için onlar için özel olarak üretilen çubuklar tercih edilir. Kullanılan bu çubuklar çocukların akciğer gelişimlerini olumsuz olarak etkilemezler. Fakat çocuklar gelişim göstererek büyüdükçe tekrar ameliyat olmaları ve çubukların tekrar uzatılarak konumlandırmaları gerekmektedir. 

Uzun ve ağır geçen bu ameliyatın ardından iyileşme süreci, diğer cerrahi girişimlere göre biraz daha uzun sürebilmektedir. Ameliyatın ardından 7 gün kadar hastanede kalma süreci görülebilir. Oluşabilecek bir takım komplikasyonlara göre bu süreç daha da uzayabilir. 

30 günün ardından hasta günlük hayatına dönebilir, 90 günün ardından ise spor aktivitelerine katılabilir.

Skolyoz Ameliyatı Kaç Saat Sürer ?

Her ameliyat ve her hastalık kişiye özel seyretmektedir. Bu sebeple ameliyat sırasında ameliyathanede oluşabilecek komplikasyonlar da göz önünde bulundurularak net bir ameliyat süresi vermek doğru olmamaktadır. 

Fakat her şeyin yolunda gittiğini varsayarsak skolyoz ameliyatı genellikle 3-4 saat aralığında sürmektedir.

Skolyoz Ameliyatı Riskleri Nelerdir ?

İster büyük olsun ister küçük olsun, ister uzun sürsün ister kısa sürsün her ameliyatın belli başlı riskleri vardır. Bu ameliyatında bir takım riskleri bulunmaktadır. Skolyoz ameliyatının risklerini ise sizin için şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Kanama oluşması,
  • Pıhtı oluşması,
  • Yara bölgelerinde enfeksiyon oluşması riski, Bu risk faktörü ameliyattan sonra kullanılan antibiyotikler ile giderilmektedir.
  • Kişiye uygulanan protezlerin tam olarak oturmuş olmaması riski, Bu risk ise kişinin tekrar ameliyat edilmesi ile düzeltilebiliyor.
  • Ameliyat sırasında omurgada bulunan sinirlerin hasar görmesi,
  • Bacaklarda felç veya uyuşukluğun meydana gelmesi riski, (Nadir)
  • Kişini bağırsak hareketlerini etkileyen sinirlerde hasarlar meydana gelmesi, (Nadir)

Skolyoz Egzersizleri Nasıl Yapılır ?

Kişilerin omurgasında oluşan eğrilikler doktorların da gözetimi altında belli egzersiz yöntemleri, korse tedavisi veya ameliyat ile düzeltilmektedir. Doktorların genel olarak önerdiği şeylerden birisi de egzersiz yöntemleridir. 

Fakat bu egzersizleri doktor tavsiyesi dışında yapılması önerilmemektedir. Hangi dereceye nasıl egzersizlerin yapılacağı doktor tarafından belirlenmelidir. Kişilerin yaşları ve sahip oldukları skolyoz hastalığın derecesi yapılacak olan egzersizi de etkilemektedir. Öncelikle doktor tavsiyesine uyulmalı ve onun önerdiği hareketler yapılmalıdır. Özellikle küçük çocukların egzersiz planları doktor kontrolünde olmalıdır.

Skolyoz Hastaları Nasıl Yatmalıdır ?

Kişinin yatarken omurgaya eşit yük bindirerek yatması ona iyi gelecek yatış biçimidir. Bunu da kişinin sırt üstü şekilde yatması sağlamaktadır. Hastanın sırt üstü pozisyonda yatması bu hastalığın ilerlemesini de etkileyerek önüne geçmesini sağlayacaktır.

Bir diğer yatış pozisyonu ise yan yatmadır. Yan taraflarına yatarken ayak arasına konulan yastık da kişiye iyi gelen pozisyonlardandır. Yüz üstü pozisyon ise her ne kadar herkes tarafından tercih edilse de doktorlar tarafından, sırt düzleşmesine sebep olduğu için tavsiye edilmemektedir.

Skolyozdan Korunmak için Neler Yapılabilir?

Skolyozun tamamen önlenebilmesi belirli bir garanti verilemez, ancak bazı önlemler alarak riski azaltabilir veya erken teşhis sağlayabilirsiniz. Skolyoz riskini azaltmak veya erken teşhis için yapabileceğiniz bazı adımlar şu şekildedir;

  • Çocuklarınızı düzenli olarak doktora götürerek omurga sağlığını kontrol ettirin. Bu, erken yaşlarda potansiyel skolyoz belirtilerini yakalamak için önemlidir.
  • İyi duruş alışkanlıkları geliştirmek omurganın düzgün gelişimini destekleyebilir. Otururken, ayakta dururken ve yatar pozisyondayken doğru duruşu korumaya özen gösterin. Fizyoterapistinizden doğru duruş için öneriler alabilirsiniz.
  • Ağır çantaları dikkatli taşımak, özellikle çocuklar için, ağır çantaları tek omuza değil her iki omuza eşit şekilde dağıtarak taşımak omurga sağlığını destekler.
  • Aktif bir yaşam tarzı, spor ve egzersiz, omurganın destekleyici kaslarını güçlendirir. Ancak, aşırı zorlayıcı sporlarda aşırı esneme veya yaralanma riskine dikkat etmek önemlidir.
  • Uzun süreli bilgisayar veya akıllı cihaz kullanırken iyi duruş alışkanlıklarını korumaya çalışın. Ekranın göz hizasında olmasına dikkat edin ve düzenli aralıklarla mola verin.
  • Dengeli bir beslenme planı, kemik ve kas sağlığını destekler. Özellikle çocuklar için kalsiyum ve D vitamini alımına dikkat etmek önemlidir.
  • Ergonomik oturma ve yatma düzenlemeleri, omurga sağlığını korumaya yardımcı olabilir. Doğru yastık ve yatak seçimi önemlidir.
  • Sigara içmek, omurga sağlığına zarar verebilir ve skolyoz riskini artırabilir. Ayrıca, aşırı alkol tüketimi de kemik sağlığını olumsuz etkileyebilir.
  • Ergonomik masalar ve sandalyeler kullanarak doğru oturma pozisyonunu korumak omurga sağlığını destekler.

Skolyoz riskini tamamen ortadan kaldıramasak da, bu önlemler skolyozun erken teşhisini sağlayarak müdahale şansını artırabilir veya skolyozun ilerlemesini önlemeye yardımcı olabilir.

Türkiye’de Skolyoz Tedavisi Fiyatları

Türkiye birçok hastalığın tedavisinde ileri düzeyde bir başarı göstererek hasta olan kişilere umut dağıtmaya devam etmektedir. Uygulanış bakımından zor, süre bakımından uzun süren skolyoz hastalığın tedavisinde, Türk doktorların uzmanlıkları ve tecrübeleri hastalara güven vermektedir. 

Özellikle yabancı basında ses getiren Türk hastaneler ve Türk doktorlar birçok yabancı hasta tarafından tercih edilmektedir. 

  • Hastanelerin son teknolojik olarak donanmış olması
  • Hastanelerin büyük ve konforlu olması,
  • Doktorların tecrübeli, alanında uzman, yardımsever, empatik düşünen, vicdanlı kişiler olması,
  • Tedavi sürecinde hastalarla ilgilenen doktorların, hasta bakıcıların, hemşirelerin ve tüm hastane personelinin misafirperver ve yardımsever olması,
  • Türkiye’ye ulaşımın kolay olması,
  • Uygun fiyatlarla tedavilerin yapılması,
  • Konaklama ve yeme içmenin uygun fiyatlı olması,
  • Tedavi sonrasında hastalara tatil imkanı sunan doğal ve tarihi güzelliklere sahip olması, Türkiye’deki hastanelerin tercih edilme sebepleri arasında gösterilebilir.

Sizler de skolyoz tedavisinde Türkiye’yi tercih etmek isterseniz, aklınızda yer alan tüm soruların cevapları ve ayrıntılı fiyat bilgisi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.