WhatsApp +90312 963 1400 [email protected]

Vaskülit

Vaskülit, damarların iltihaplanması ve hasar görmesi durumudur. Bu durum, damar duvarlarının incelmesine, kalınlaşmasına ve zayıflamasına neden olabilir. Vaskülit, her yaştan ve cinsiyetten insanı etkileyebilir ve vücudun herhangi bir bölgesinde ortaya çıkabilir. Eğer tedavi edilmezse, vaskülit ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir ve bazen ölümcül olabilir. Sizler için kaleme aldığımız bu yazıda, vaskülitin nedenleri, çeşitleri ve belirtileri hakkında bilgi vermeye çalışacağız.

Vaskülit Nedir?

Vaskülit, damarların iltihaplanması ve hasar görmesi durumunu tanımlar. Damarlar, kanın vücutta dolaşmasını sağlayan kanal sistemidir ve vaskülit bu kanal sistemini etkileyerek, kan akışını engelleyebilir. Bu durum, dokuların ve organların yeterli oksijen ve besin alamamasına neden olur ve işlevlerini yerine getirememelerine yol açar. Vaskülit, vücudun herhangi bir bölgesinde ve her tür damarı etkileyebilir, ancak bazı çeşitleri belirli damar tiplerini veya bölgelerini daha fazla etkileme eğilimindedir.

Vaskülit Neden Olur?

Vaskülitin kesin nedeni çoğu durumda bilinmemektedir. Ancak, bazı durumlarda bağışıklık sisteminin anormal bir şekilde aktive olması ve kendi damarlarına saldırması sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bu durum, enfeksiyonlar, genetik faktörler, otoimmün hastalıklar veya kanser gibi çeşitli faktörlerle tetiklenebilir. Ayrıca bazı ilaçlar da vaskülit reaksiyonlarına neden olabilir. Vaskülitin nedeni bilinmeyen durumlar, “idiopatik vaskülit” olarak adlandırılır.

Vaskülit Çeşitleri Nelerdir?

Vaskülit, etkilediği damarların boyutlarına ve vücuttaki yerlerine göre sınıflandırılabilir. Başlıca vaskülit çeşitleri şunlardır;

Büyük Damar Vaskülitleri; Aort ve ana dallarını etkileyen vaskülit çeşitleridir. Örnek olarak Takayasu arteriti ve dev hücreli arterit verilebilir.

Orta Damar Vaskülitleri; Ana arterlerin daha küçük dallarını etkileyen vaskülit çeşitleridir. Örnek olarak Kawasaki hastalığı, poliarteritis nodoza ve Buerger hastalığı verilebilir.

Küçük Damar Vaskülitleri; Kılcal damarları etkileyen vaskülit çeşitleridir. Örnek olarak granülomatöz poliangiitis, mikroskopik poliangiitis ve eosinofilik granülomatöz poliangiitis (Churg-Strauss sendromu) verilebilir.

Her vaskülit çeşidi, farklı belirtiler ve komplikasyonlarla ilişkilidir. Vaskülitin teşhisi, hastanın semptomları, fiziksel muayene bulguları, laboratuvar testleri ve gerekirse görüntüleme yöntemleri kullanılarak konulabilir. Tedavi, vaskülitin nedenine, şiddetine ve etkilediği organlara bağlı olarak değişir. Genellikle, iltihabı azaltmak ve bağışıklık sistemini baskılamak için kortikosteroidler ve diğer bağışıklık baskılayıcı ilaçlar kullanılır.

Vaskülitin Belirtileri Nedir?

Vaskülitin belirtileri, etkilenen damarların boyutuna, türüne ve vücudun etkilenen bölgesine bağlı olarak değişebilir. Vaskülitin bazı yaygın belirtileri şu şekildedir;

  • Ateş, halsizlik ve genel huzursuzluk,
  • İştahsızlık ve kilo kaybı,
  • Eklem ağrısı ve şişmesi,
  • Kas ağrısı ve güçsüzlük,
  • Nefes darlığı ve öksürük,
  • Baş ağrısı ve migren,
  • Sinir hasarı nedeniyle uyuşma, karıncalanma ve güç kaybı,
  • Deri döküntüleri ve morluklar,
  • Ayak ve el parmaklarında soğukluk ve renk değişikliği,
  • Göz ağrısı, kızarıklık ve ışığa duyarlılık,
  • Böbrek fonksiyonlarında bozulma ve idrarda kan,

Vaskülit Nasıl Teşhis Edilir?

Vaskülitin teşhisi, hastanın semptomları, fiziksel muayene bulguları ve laboratuvar testleri temelinde yapılır. Vaskülitin teşhisinde kullanılan bazı yöntemler şu şekildedir;

  • Eritrosit sedimentasyon hızı (ESR), C-reaktif protein (CRP) ve tam kan sayımı gibi kan testleri, vücuttaki iltihaplanma düzeyini ve organ fonksiyonlarını değerlendirmeye yardımcı olur.
  • İdrar analizi, böbrek fonksiyonlarını ve idrarda kan veya protein varlığını kontrol etmeye yarar.
  • Röntgen, ultrason, bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) gibi görüntüleme testleri, damarların ve iç organların durumunu değerlendirmek için kullanılabilir.
  • Etkilenen dokudan alınan küçük bir örnek, mikroskop altında incelenerek vaskülitin varlığı ve tipi doğrulanabilir.
  • Kontrast madde kullanarak damarların görüntülenmesi sayesinde, daralmış veya tıkanmış damarların konumu ve derecesi belirlenebilir.

Vaskülit Tedavisi Nasıl Yapılır?

Vaskülit tedavisi, hastalığın tipine, şiddetine ve etkilediği organlara bağlı olarak değişir. Tedavinin temel amacı, iltihabı azaltmak, semptomları hafifletmek ve organ hasarını önlemektir. Vaskülit tedavisinde kullanılan bazı yöntemler şu şekildedir;

  • Prednizon gibi kortikosteroid ilaçlar, iltihabı hızla azaltarak semptomları hafifletir. Bu ilaçlar genellikle başlangıç tedavisi olarak kullanılır, ancak uzun süreli kullanımda ciddi yan etkilere neden olabilir.
  • Azathioprine, methotrexate ve cyclophosphamide gibi immünosüpresif ilaçlar, bağışıklık sistemini baskılayarak iltihabı azaltır. Bu ilaçlar, kortikosteroidlerle birlikte veya kortikosteroidlerin yan etkilerini azaltmak için kullanılabilir.
  • Rituximab ve tocilizumab gibi biyolojik ajanlar, bağışıklık sistemini hedefleyerek iltihabı azaltır. Bu ilaçlar, diğer tedavilere yanıt vermeyen veya şiddetli vaskülit vakalarında kullanılabilir.
  • Plazmaferez, kanın alınarak plazma ve kan hücrelerine ayrılması ve daha sonra kanın temizlenmiş plazma veya plazma değiştirici ile birleştirilerek hastaya geri verilmesi esasına dayanır. Plazmaferez, vücuttaki zararlı antikorların ve iltihaplı maddelerin temizlenmesine yardımcı olur.
  • Ağrı kesiciler, antihistaminikler ve topikal kremler gibi destekleyici tedaviler, semptomların hafifletilmesine ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesine yardımcı olabilir.

Vaskülit tedavisi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve hastaların düzenli takip ve değerlendirme ile en uygun tedavi planının uygulanması önemlidir.

Vaskülit Kimlerde Görülür?

Vaskülit, her yaş grubunda ve her iki cinsiyette görülebilir. Ancak bazı faktörler vaskülit riskini artırabilir;

  • Bazı vaskülit türleri, yaşlı yetişkinlerde daha yaygındır. Örneğin, dev hücreli arterit genellikle 50 yaşın üzerindeki bireylerde görülür.
  • Bazı vaskülit türleri, kadınlarda veya erkeklerde daha sık görülür. Örneğin, Behçet hastalığı erkeklerde, granülomatöz poliangiit ise kadınlarda daha yaygındır.
  • Aile öyküsü ve genetik faktörler, vaskülit riskini artırabilir. Örneğin, HLA-B51 geni ile ilişkilendirilen Behçet hastalığı, ailede bu geni taşıyan bireylerde daha sık görülür.
  • Bazı viral ve bakteriyel enfeksiyonlar, vaskülit gelişme riskini artırabilir. Örneğin, hepatit B ve C virüsleri, poliarteritis nodoza neden olabilir.
  • Sistemik lupus eritematozus, romatoid artrit ve Sjögren sendromu gibi otoimmün hastalıklar, vaskülit riskini artırabilir.

Vaskülit ile İlgili Komplikasyonlar Nelerdir?

Vaskülit, çeşitli komplikasyonlara yol açabilir. Vaskülit ile ilişkili bazı komplikasyonlar şu şekildedir;

  • Vaskülit nedeniyle kan akışının azalması, organlara yetersiz oksijen ve besin sağlanmasına neden olabilir. Bu durum, böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği ve sinir hasarı gibi ciddi organ hasarlarına yol açabilir.
  • Vaskülit, damar duvarlarının zayıflamasına ve genişlemesine yol açarak anevrizma gelişimine neden olabilir. Anevrizma, damarın yırtılması ve iç kanamaya neden olabilecek ciddi bir durumdur.
  • Vaskülit, pıhtılaşma bozukluklarına ve tromboz gelişimine neden olabilir. Tromboz, damar tıkanıklığı ve organ hasarına yol açabilir.
  • Vaskülit, bağışıklık sistemi üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir ve enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale getirebilir.
  • Vaskülit tedavisinde kullanılan ilaçlar, özellikle kortikosteroidler ve immünsupresif ilaçlar, ciddi yan etkilere neden olabilir.

Vaskülit İçin Ne Zaman Doktora Gidilmeli?

Vaskülit belirtileri genellikle ani başlangıçlı ve şiddetlidir. Eğer aşağıdaki belirtilerden herhangi birine sahipseniz, bir doktora başvurmalısınız;

  • Ateş, halsizlik ve kilo kaybı gibi genel belirtiler,
  • Şiddetli baş ağrısı ve duyarlılık,
  • Ciltte döküntü, morarma veya çürükler,
  • Eklem ağrısı ve şişlik,
  • Nefes darlığı, göğüs ağrısı veya öksürük,
  • Karın ağrısı, bulantı ve kusma,
  • İdrar renginde değişiklik, kanlı idrar veya azalmış idrar miktarı,
  • Sinir sistemi belirtileri, örneğin, uyuşma, güçsüzlük veya felç,

Vaskülit şüphesi durumunda, erken tanı ve tedavi önemlidir. Doktorunuz, semptomlarınızı değerlendirecek ve uygun tedavi seçeneklerini belirleyecektir.

Türkiye’de Vaskülit Tedavi Fiyatları

Türkiye sağlık alanında yaptığı yatırımlar ve çalışmalar ile dünyaya adını duyurmayı başarmıştır. Özellikle tanı ve tedavi işlemlerinde kullanılan son teknolojik cihazlar birçok hastalığa umut ışığı olmuştur. Bununla birlikte Türkiye’ye yapılan sağlık turizminde artış görülmüştür. 

  • Hastanelerin büyük, temiz, ferah ve teknolojik aletler bakımında tam donanımlı olması,
  • Türk doktorların alanında uzman, başarılı ve yetenekli olması,
  • Hemşirelerin ve hasta bakıcıların güler yüzlü ve şefkatli olması,
  • Sorulan soruların hızlı ve doğru bir şekilde yanıtlar bulması,
  • Hasta ile ilgilenen aracı firma da dahil olmak üzere tüm personelin sabırlı ve anlayışlı olması,
  • Türkiye’nin doğal ve tarihi güzellikleri ile tatil imkanı sunuyor olması,
  • Ulaşımın kolay olması,
  • Tanı, tedavi, barınma, yeme, içme, giyinme, tatil gibi ihtiyaçların uygun fiyata karşılanabiliyor olması,

gibi durumlar tercih sebepleri arasında gösterilmektedir. Türkiye’de Vaskülit Tedavi Fiyatları ile ilgili, Türkiye’ye gelmek isteyen hasta ve hasta yakınlarının araştırma yaptıklarını görebiliyoruz. Fakat bu aşamada net bir fiyat bilgisi vermek doğru olmayacaktır. Hastalığın türü, evresi, tanılama süreci, tedavi süreci, Türkiye’de kalış süreci gibi bir çok etken fiyat konusunu etkilemektedir. Daha ayrıntılı fiyat bilgisine ulaşmak isterseniz bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ayrıca tedavi olmak için Türkiye’ye bizim aracılığımız ile gelmeniz halinde tarafımızdan konsolosluğa gönderilen davet mektubu ile vize başvuru işlemlerinizi kolaylaştırabiliriz.

Source :

Yorum yapın